KUTSALLARIMIZ
Felsefi bir çatı olmadan insan hayatının manzarası nasıl sunulur ki?
Gördüğün manzarayı net tarif etmekle işe başlamak ve gözlemlerini not edince ,cesaretini yitirmiş,birisinin kurtarmasını çaresizce bekleyen ,gerçeği adlandırmadan kaçmak için sanal hayatlar inşa eden ve gerçeklik dediğinin tanımını kaybetmiş manzarada, umutsuzluğun fotoğrafını görmek….
Durumu değerlendirerek öncülleri gözden geçirdikten sonra bildiğin gibi mi devam edeceksin yoksa gizli kalmış değerli şeyleri ortaya çıkartarak yeniden inşa etme faaliyetini başlatma girişimi ile yeniden doğumun sancısı ve tutku,disiplin,istikrar,sabir,vizyon ,ahlak ve yılmazlık gibi üstün değerlerle yola mı koyulacaksın?
Yerin altına süpürülmüş tüm insani değerleri kaynak yaparak ,kendi değer duygusunu yeniden uyandırmış entelektüel zihinlerle, uygarlık ışığını tekrar alevlendirmeye ,aklın sahasından kaçan korkak zombileri şaşkına uğratacak kararlılıkla, insanı hayvani bilinçten üst bilince taşımanın ve insan olmanın onurunun yeniden inşa edileceği yollarda ,direksiyonun başına geçerek,
safralardan arınarak ,günü kurtarma derdiyle geleceğe bakmaya cesaret dahi edemeyenlerin özsaygısını tekrar uyandırabilecek misin?
İnsan aklının yeniden doğuşu…
AKIL,özgürlüğü,özgüveni ve özsaygıyı gerekli kılar.Aklı ile hareket eden duyguları,güdüleri,dürtüleri,arzuları ile hareket eden bir zombi değildir.
Cahillerin gerçeklik diye adlandırdığı yumuşak çamuru, disipline edilmiş enerji ile yeniden şekillendirmek entelektüel zihinlerin önceliğidir.
Elmas gibi parlak insanların içindeki yaşama isteğini köreltip, herkesi tekdüze bir taş parçasına çevrilmesine müsaade etmemektir .
Hizmete sunulmuş bir araç değilim.Hizmetkar değilim.Yara bandı değilim.Kurban değilim.Ruhumun hazinesini bozuk para gibi harcatmamak ,
Benim düşüncem,benim iradem,benim özgürlüğüm diyebilmek sorumluluğum.
Benliğin yoksunlaştı,farkında mısın?
Beğenilmek,dikkat çekmek,hayran olunmak,göstermek için başkalarını kendinden öne aldığın için sana dair hiçbir şey bırakmadığın gibi kendini unuttun,yaratmayı unuttun,nitelik değil fors peşinde erdemin tanımını unuttun.
Bilnci askıya aldın mı,hayatı askıya aldın demektir.Herşey mış gibidir.
Özsaygı başkaları aracılığı ile gelmez.Kendinden olmayan onayda, yolunu kaybedersin.Başkalarının sana dayattığı ,zaaflarına çalıştığı motivasyonlarla insanlığı önce kendinde, sonra dışarıda arar hale gelirsin.
Sonra neden mutsuzum dersin?
Eksik parçayı ararsın.
Kendine karşı kullanıldığını önce farketmen gerek.Geri vitese takıldın mı,iç yozlaşmışlık başladı mı ,değer yargıları öldürüldü mü,kutsalların elinden alındı mı,ruhun boşaltı mı işte o zaman ‘’doğada boşluğa yer yok’’ prensibi gereği boşluk doldurulur.
Öncelikle, Kendine ulaşmazsan tüm hatlar ulaşılmaz olacaktır.
Nereden başlayacaksın?
Kendinden…
Nasıl?
Destek alarak…
Bir kere geldiğimiz bu dünyada kendini kaybetmiş bir yolcu olmak azabın en büyüğü…
Önce kendine sonra,kolektife sorumlusun…
Buluşmalar Atölyemizde seni de görmeyi arzu ederiz.
Sevgi ,saygı ile yoğrulmuş tüm uyanık bilinçlere